Google News' te Takip Edin

Bingöl genç haberleri google

DOLAR 32,5144 % -0.11
EURO 34,7895 % -0.24
GRAM ALTIN 2.428,55 % -0,06
ÇEYREK A. 3.970,68 % -0,06
BITCOIN 66.353,02 0.33
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava 26°
Google News

Güçlü bir kalkınma hamlesi için üretime odaklanmalıyız!

Son Güncelleme :

02 Kasım 2020 - 10:12

Güçlü bir kalkınma hamlesi için üretime odaklanmalıyız!

BİNTSO Başkanı Mahmut Ayas: ‘Ağırlıklı olarak hizmet sektöründe faaliyet gösteriyoruz ancak üretim yapamıyoruz. Tedarikçilik kültürü ile iç piyasada büyüyemeyeceğimiz gibi ihracata da yönelemeyiz. Kış ve termal turizm alanındaki açığı kapatabilecek adımlar atılmasını bekliyoruz. Ayrıca SÜTAŞ projesi sadece süt üretimi olarak görülmemeli. Birçok alt sektör bu sayede canlanacak.’

Medikal sektöründeki faaliyetleriyle bilinen bir isimdi. Önce Bingöl Ticaret ve Sanayi Odası (BİNTSO) Meclis üyeliğine, ardından da Oda Başkanlığı görevine seçildi. Bizler de kendisiyle Bingöl’ün ticaret durumunu, eksikleri ve ihtiyaçları konuştuk. Birçok önemli noktaya dikkat çeken BİNTSO Başkanı Mahmut Ayas, yenilikçi ve üretim odaklı bir kültürle kalkınma adımlarının büyüyebileceğini söyledi…

Doğru adımlarla yapılan ticari hamlelerin iç ve dış piyasada karşılık bulduğunu aktaran Ayas, önemli bazı tavsiyelerde de bulundu… İşte röportajda öne çıkanlar…

Ticaret Sanayi Odası Başkanlığı görevine geliş sürecinden biraz bahseder misiniz?

Nisan 2013’te Ticaret Sanayi Odası Başkanlığı seçiminde Meclis üyesi olarak görev aldım. Daha sonra 12 Şubat 2017’de yapılan ara seçimde Oda Başkanlığı görevine seçildim. 2018 Genel Kurulu’nda yeniden Başkan seçildim ve görevimi sürdürüyorum.

Tabi 2017’deki ara seçimde üstlenmiş olduğum başkanlık görevinin faydaları da oldu. 2018’de yeniden başkanlık görevine seçilirken kesintisiz bir şekilde çalışmalarımıza devam ettik. Oda işleyişi ve çalışmalara dair bir uyum sürecine ihtiyaç kalmadan, 2017’de başlattığım çalışmaları kesintisiz sürdürme olanağımız oldu.

Başkanlık görevine geldikten sonra ilk icraatınız ne oldu? Önceliklerinizi neler oluşturdu?

İlk girişimimiz, dijital dönüşümümüzü tamamlamak oldu. Bu dönüşüm sayesinde birçok çalışmamızı elektronik ortamda yapabilirken, üyelerimiz de buraya gelmeden evrak işlemlerini elektronik ortamda hazırlama imkânına kavuştu. Üyelerimize yönelik finans, ihracat, girişimcilik ve benzeri konularda çok sayıda eğitim seminerleri düzenledik. Yine önceliklerimizden birisi, İŞGEM’i kurmak oldu. Bingöl Valiliği, Bingöl Belediyesi, Ticaret ve Sanayi Odası ile Fırat Kalkınma Ajansı işbirliğiyle İŞGEM’i kurduk ve 22 işletme burada üretim faaliyetine başladı.

Odamız, akreditasyon sürecini tamamlayarak belgesini almıştır. Bu da önemli bir başarıdır. Emeği geçen ve bu süreçte katkısı bulunan herkese şükranlarımı sunuyorum.

Üye portföyünüze batığınızda Bingöl’de ticari gelişim hangi alanlarda yoğunlaşıyor? Bu alanlarla ilgili bir gelecek planlaması var mı?

Bingöl’deki şirketlere bakıldığında ağırlık olarak hizmet sektöründe faaliyet gösteren firmaları görebilirsiniz. İkinci sırada ise inşaat sektörü yer alıyor. Hizmet sektöründeki bu yoğunluk, bir bakıma üretimin de kısıtlılığının işaretidir. Bingöl şartlarındaki ticaret döngüsü, daha çok tedarikçilik üzerinedir. Kış ve termal turizm alanında önemli potansiyellerimiz bulunsa da bu alanlarda henüz beklenen ivmeyi yakalayabilmiş değiliz. Ancak gelecek yıllarda bu alanlarda da ciddi yatırımlar yapılacağı inancındayız. Bu hususta yatırımcı çekmek adına her fırsatta görüşmelerimiz ve tanıtımlarımızı yapıyoruz.

Son yıllarda Tekstil Kent sayesinde önemli bir istidam kapısı da aralandı. Yine projesi onaylanan Tekstil Park projesi var. Bu projenin de hayata geçirilmesiyle Bingöl, tekstil alanında da önemli bir üretim ağına sahip olacak.

En önemlisi de tabi ki Bingöl’de kurulan ve bölgeyi kapsayan SÜTAŞ Projesi. Yatırım maliyeti 1 Milyar 115 milyon TL olan ve 1012 kişiye istihdam sağlayacak olan SÜTAŞ Projesi, bölge üretici ve tedarikçilerine ayda 110 milyon TL, yılda ise 1 milyar 326 milyon TL ödeme yapacak bir potansiyel oluşturacaktır. Tabi ki, bu proje Bingöl’de üretim kültürünün de en önemli altyapısı olacaktır. Günlük 600 ton kapasiteli yem fabrikası ve günlük 1063 ton kapasiteli süt ürünleri fabrikası ve daha birçok önemli özelliğiyle öne çıkan SÜTAŞ’la birlikte yem bitkileri yetiştiriciliğiyle tarımsal faaliyetler, süt üreticiliğiyle de hayvancılık gelişecek.

SÜTAŞ sadece tarım ve hayvancılığı geliştirmekle kalmayıp, diğer alt sektörlerle de ciddi bir istihdam imkanı da yaratacak. Nakliye için araçlar, bu araçlar için park alanları ve tamir atölyeleri, dağıtım hizmetleri ve daha birçok kalemde yeni olanaklar sunulmuş olacak. Bingöl’e düşen görev, bu imkânı en doğru ve verimli şekilde değerlendirmek. SÜTAŞ tam olarak faaliyete geçtiğinde Bingöl olarak ihtiyaçların yüzde 30-40’ı karşılayabilsek, bu bile önemli bir kalkınma hamlesi olacaktır. Üyelerimize de tavsiyem, SÜTAŞ’ın yaratacağı katma değerden pay kapmaları ve gelişimlerini güçlendirerek sürdürmeleridir.

Bingöl’deki üye firmalara bakıldığında ihracat yapanlar var mı? Bu alanda ne tür artı veya eksiler var? Var olan eksiklikleri nasıl gidermek gerekecek?

Bingöl, bir sanayi şehri değil. Bir liman kenti olmadığı gibi lojistik açıdan sanayi kentleriyle bir yakınlığı da söz konusu değil. Üretim kültürümüz maalesef yok. Kısmi üretimlerin de atölye bazlı olduğunu söyleyebiliriz. Son yıllarda Organize Sanayi Bölgesi (OSB) ve İŞGEM’de çeşitli işletmeler üretime geçti ancak ülke içi pazarda satış gerçekleştiriyorlar ve haliyle bir ihracat söz konusu olmuyor. Şuanda Bingöl’de OSB’deki bir reçel üreticimiz ile Solhan’daki hazır su fabrikamız ve İŞGEM’deki bir iki mobilyacımızın ihracatı söz konusu. Tekstil firmalarımız da daha çok markalara üretim yaptıkları için ihracat kayıtlarına geçmiyor.

İhracat yapabilmek için üretmek ve rekabet edecek bir gücü yakalayıp dış piyasaya açılmak gerekiyor. Tedarikçilik kültürü ile ihracata yönelemeyiz, böyle bir olanak da mümkün değil.

Yurtdışı iş gezileriniz oluyor zaman zaman. Bu gezilerde iş bağlantıları kurulamıyor mu? Yeni Pazar alanları bulma da ne tür faydalar sağlıyor?

Göreve geldiğimizden bugüne ABD, Almanya ve Dubai iş gezilerimiz oldu. 100 firmamız bu iş gezilerine katılım sağladı. Tabi ki, her iş gezisinden sonra firmalarımızın oralardaki iş ve pazar bağlantıları oluyor ancak bunlar çok ileri boyutlara ulaşmıyor. Tabi illa yatırım yapacaklar diye bir kural yok. Dünyayı görmeleri, dışarıdaki firmaların nasıl çalıştığı, neler ürettiği ve hangi yöntemlerle pazar kurduğunu öğrenmeleri de önemli bir katkıdır.

Sayın Başkan, biraz da güncel konulara değinelim istiyoruz. Malum, COVİD-19 salgını nedeniyle ülke olarak zorlu bir ekonomik süreçten geçiyoruz. Sizler süreci nasıl yorumluyorsunuz? Ayrıca bu süreçte neler yaptınız Oda olarak?

Tabi ki, COVİD-19 pandemisiyle birlikte sadece ülkemizde değil, tüm dünyada ekonomik kırılmalar yaşandı, yaşanmaya da devam ediyor. Bu süreçte devlet desteklerinin önemli katkısı oldu işletmelerimize. Gerek nefes kredileri, gerek kısa çalışma ödenekleri, gerekse sektörel destekler açısından önemli katkılar sunuldu. Bunların yeterli olduğunu söyleyemeyiz ama yine de birçok işletmemizin ayakta kalmasında yararı oldu. Birçok sektör bu süreçten olumsuz etkilendi, etkilenmeye de devam ediyor. Özellikle biriken kiralar nedeniyle birçok işletme iflas eşiğine geldi. Bingöl ölçeğinden bakınca çok güçlü işletmelerin varlığından söz edemeyiz. Haliyle en ufak sarsıntıda ciddi yaralar alıyor firmalarımız. Temennimiz, bu yaraların daha da büyümeden kapanması ve ekonomik sorunların ortadan kaldırılmasıdır.

Yine bu süreçte birçok işletmemiz ve kamu kurumuna maske desteğimiz oldu. Salgınla mücadele faaliyetlerinde yer alıp çalışmalara her türlü katkıyı sunmaya çalıştık.

Son olarak eklemek istediğiniz bir husus veya girişimcilere ve işletmelere vermek istediğiniz bir mesajınız var mı?

Bingöl Ticaret ve Sanayi Odası olarak üyelerimizin gelişimi ve üretim kültürünün yaygınlaştırılarak daha fazla istihdam alanı oluşturulması hiç şüphesiz önceliğimizdir. Bu konuda her türlü fikir ve projeye açık olduğumuzu ifade etmek isteriz. Oda faaliyetlerinden haberdar olmak için sürekli yayınımız olan dergimizi de takip etmelerini diliyorum. Çalışmalarımızı görmek isteyen herkese kapımız açıktır.

Girişimci kardeşlerimize de tavsiyem, yapılacak işlerin altyapısı hazırlanmadan, ar-ge çalışmaları yapılmadan ve Pazar payları araştırılmadan ‘param var, yaparım’ diyerek yola çıkmasınlar. Başkalarının yaptığı işlere heves edip hiç ilgileri bulunmayan işlerden de uzak durmalarını şiddetle öneriyorum. Arz-talep dengelerini gözeterek, ihtiyaçları tespit ettikten sonra gerekli altyapı çalışmalarını da tamamlayarak yola çıkmaları faydalarına olacaktır. Teknoloji devrindeyiz ve özellikle teknolojik atılımları yakından takip etmelerini öneriyorum. Kurumsal bir yapı oluşturulması da yararlarına olacaktır.

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.