HÜDA PAR İl Başkanı Tasalı, Karlıova ilçesinde katledilen Tiryaki’nin olayı sonrasında jandarma tarafından tutulan tutanakla ilgili açıklama yaptı.
Tasalı, “Saldırıdan hemen sonra hem hükümet, hem HDP ve kimi medya organlarında yazarçizerler saldırıların “karanlık bir el” tarafından yapıldığını, “çözüm sürecinin” hedef seçildiğini, sabote edilmek istendiğini ve olayın ” provokatif bir eylem” olduğu en üst düzey yetkililerce açıkça dile getirilmişti. Bizler bu ve benzer açıklamaların asıl katilleri gizlemeye yarayacağını kamuoyuyla paylaşmıştık. Ancak çözüm sürecinin getirmiş olduğu rehavet, iyimserlik ve görüşmelerdeki muammalar tarafların gözlerini ve basiretlerini bağlamış herkes adeta üç maymunları oynuyordu, gerçekleri kimse görmek, duymak ve bilmek istemiyordu. Bizler acımızı sinemize çektik, gerçeğin bir gün ortaya çıkacağı inancımızı koruyarak sabrettik, katilleri ve ihmali olanları Allah’a havale ettik” dedi.
Tutanakla saldırının detaylarının ve faillerinin ortaya çıktığını, ihmali olanların yakayı ele verdiğini ve her şeyin gün yüzüne çıktığını dile getiren Tasalı, “09/12/2014 tarihinde olay bölgesindeki jandarma tarafından Cengiz Tiryaki’nin katledilmesiyle ilgili“olay tespit tutanağı” ile devletin güvenlik güçleri saldırganları izleyip, gördüğü halde müdahale etmediği itiraf edilmektedir. Müdahale etmemelerinin gerekçesi ise “yolda mayın ve tuzak olacağı” endişesi… Bu tutanakla PKK’nın göz göre Cengiz Tiryaki’yi i infaz ettiği ortaya çıkmış bulunmaktadır. İşte bu belge işlenen vahşetlerin apaçık bir belgesidir. “Karanlık elin” “ provokatörlerin” deşifre edildiği ve katillerin kim olduğunun kesin bir belgesidir. Bu belge bize şunu hatırlatıyor: HDP hedef gösterdi, devlet izledi, PKK ise infaz etti” diye konuştu.
“Bu saldırıda mezkur tarafların tümü sorumludur” diyen Tasalı, sözlerine şöyle devam etti:
“Eğer bu ülkede hala ” hukuk” ve “adalet” varsa ve “Çözüm sürecinin” başarıya ulaşmasını istiyorsak, toplumda daha fazla kırılmalar yaşansın istenmiyorsa, Saldırganların ve saldırıyı görüp müdahale etmeyenlerin bir an önce yargı önüne çıkarılıp, haklarında hukuki sürecin başlatılmasını istiyoruz. Bu gerçeklerin ışığında İçişleri Bakanı Sayın Efkan Ala’ya buradan soruyoruz: Güvenlik güçlerinin Saldırıya müdahale etmemesi sizin talimatınız gereği midir? Zira aldığımız duyumlara göre ve sahadaki örgütün pratikleri ve devletin vurdumduymaz tavrı “çözüm süreci” bozulmasın diye siyasi iradenin yani hükümetinizin sahadaki görevlilere müdahale etmemeleri yönünde talimat verildiği, iddialar böyle bir tasarrufunuzun olduğu yönündedir. Yoksa sahadaki görevlilerin ihmali keyfi midir? Görevliler hakkında yasal işlem yapılacak mı? Bir soruda HDP Bingöl Milletvekili İdris Baluken’e sizler 22/08/2014 tarihinde mecliste vermiş olduğunuz soru önergesiyle Karlıova’daki partili üyelerimizi hedef gösterdiniz. Katledildikten sonrada alelacele açıklamalarda bulunarak, saldırganları gizlemeye çalıştınız. Kamuoyunu yanıltınız. Bu şekilde bir ilin değil âdeta bir örgütün sözcüsü gibi davrandınız. Hatırlayınız sizler seçimler öncesi Bingöl’deki halka “herhangi bir öldürme olursa istifa edeceğim ”demiştiniz. Bu ve benzer diğer olaylardan sonra hala HDP’de siyaset yapacak mısınız?”
Belgenin ıslak imzalı olmasının kesin bir kanıt olmasına rağmen, medyanın haberi veriliş şeklinin çok manidar olduğunu ifade eden Tasalı, “Ulusal medya tutanağı yayınlamayarak bunun bir iddia olduğunu okuyucularına duyurdu. Bizde diyoruz ki bunun sıradan bir iddia olmadığı, kesin bir kanıt olduğu apaçık ortadadır. Kamuoyunun bunu böyle bilmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.