
TESADÜF CAFE ÜNLÜLERİN UĞRAK YERİ
Fenerbahçe’de işletmeciliğini yaptığı Tesadüf Cafe ve Fener Çay Bahçesi’nde hizmet veren Sedat Davran kısa sürede çevresinde tanınan, saygı duyulan bir isim haline gelmiş
Milletvekillerinin, Bakanların, işadamlarının, sanatçıların uğrak yeri olan Tesadüf’te çoğunlukla Bingöllü çalışanlar var. Davran’ın Bingöllü gençlere tavsiyesi şöyle: “Çok çalışın. Tam bir azim ve kararlılıkla. Sizi siz yapan değerlerden kopmadan. Emeğinizin karşılığını bir gün mutlaka alırsınız.” Davran, kendi gibi Bingöl’den kopup gelen şehrin karmaşıklığında kaybolmayıp hayata tutunan hemşerilerine el uzatmaktan da geri durmuyor
BAŞARISI ‘TESADÜF’ DEĞİL
Kaç kişi çalışıyor işyerinizde?
-Şu an iki vardiya olarak toplamda 75 kişi çalışıyor. Çalışanlarımın kırkı Bingöllüdür. Yazın bu sayı daha da artarak 120 kişiye kadar çıkabiliyor.
Köydeki bir çocuğa başarı ile ilgili neyi öneriyorsunuz?
-Özellikle gençlere önerim sevdikleri bir işte inanarak, hedefleyerek sabırla ve dürüstçe çalışmalıdırlar. Özellikle bizim yöre gençlerinin önünü görmeden ‘kısa yoldan para kazanayım’ anlayışından vazgeçmelidirler.
Bundan sonraki hedeflerinizde neler var?
-Nasip olursa; kendi sektörümüzde turizm bölgelerine yönelik şubeler açmak. Ayrıca inşaat sektörüne de merakım var. Önümüzdeki dönemlerde şatlar uygun olursa bu alanda da önemli işlere imza atmayı hedefliyoruz.
Bingöl’e yönelik bir yatırım hayaliniz var mı?
-Evet, hassasiyetimizin olduğu bir konuya değindiniz. Şartlar olgunlaşırsa bazı arkadaşlarımızın hayvancılık üzerine yapacağı yatırıma ben de hem ticari olarak, hem de doğduğum ilime istihdam oluşturmak için oluşturulacak bir projenin içinde yer almak istiyorum. İlimin istihdamına katkıda bulunmak istiyorum.
Kaç senedir Fenerbahçe’desiniz? Ayrıca hangi takımı tutuyorsunuz?
27 sene oldu. Köyde iken Trabzon’u tutuyordum, ne alakası varsa… Şimdi Fenerbahçe’nin ekmeğini yiyoruz, artık gerçek bir Fenerbahçeliyim.
BİR BAŞARI ÖYKÜSÜ
Hikâyesini kendi ağzından dinleyelim Sedat Davran’ın: “1968 Bingöl Genç ilçesine bağlı Çanakçı (Cansur ) köyünde doğmuşum. Yedi kardeşin en küçüğüyüm, evli ve üç çocuk babasıyım. İlkokulu bitirdikten sonra, 14 yaşında gurbete çıktım, Rize’de tanıdıklar vasıtasıyla inşaatta çalıştım. Bir sene inşaatta çalıştıktan sonra ayağım kırılmıştı. Bir süre orda durdum, ayağım düzelmeye başlayınca oradan İstanbul’a geldim.
Fenerbahçe’de bir tanıdık vasıtasıyla bir büfede çırak olarak işe başladım. Daha sonra dışarıya servise komi olarak devam ettim. Garsonluk, büfede yetkili kalfalıktan sonra çalıştığım büfenin satışı söz konusu oldu. Ben de buna talip oldum, kısmet oldu. Daha sonra büfenin karşısındaki binaların alt katlarını kiralayarak büyütmeye çalıştık. Allah’ıma şükürler olsun bugün bir ekmek yiyoruz.