Google News' te Takip Edin

Bingöl genç haberleri google

DOLAR 32,5693 % 0.14
EURO 34,9195 % 0.66
GRAM ALTIN 2.432,85 % 0,00
ÇEYREK A. 3.977,70 % 0,00
BITCOIN 66.777,51 0.673
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava 17°
Google News

Köklü: “Taşımalı eğitimi sorgulamamız lazım”

Yaşam için Sivil Toplum Derneği tarafından Genç ilçesinde eğitim sisteminin ele alındığı konferansta konuşan Genç Kaymakamı Abdullah Köklü, taşımalı eğitim sisteminde öğrencilerin yaşadıkları çarpık sorunlara ilişkin çeşitli örnekler verip, taşımalı eğitimin sorgulanması gerektiğini söyledi.

Son Güncelleme :

11 Ocak 2016 - 10:17

Köklü: “Taşımalı eğitimi sorgulamamız lazım”

Bingöl’de faaliyet yürüten Yaşam İçin Sivil Toplum Derneği, özellikle kız çocukların okula devam oranın arttırılması kapsamında hazırlanan “Herkes için Daha Uzun Süreli Eğitim” isimli projesinin tanıtımı için Genç Kız Meslek Lisesi konferans salonunda bir program düzenledi.

 

 

Programa Genç Kaymakamı Abdullah Köklü, Belediye Başkanı M. Hadi Topraktan, Emniyet Müdürü Rıfat Nural Demir, İlçe Milli Eğitim Şube Müdürleri, Ahmet Bural, Cahit Başaran, Yaşam İçin Sivil Toplum Derneği Başkanı Mahmut Buyankara, kurum amirleri, okul müdürleri ve muhtarlar katıldı.

Buyankara: “Amacımız, öğrencilerin okulları daha fazla sevmelerini sağlamak”

Programın açılışında Yaşam İçin Sivil Toplum Derneği Başkanı Mahmut Buyankara, dernek çalışmaları hakkında bilgiler aktarıp konferansın amacını şu sözler ile özetledi: “Bugün burada toplanma amacımızı oluşturan “Herkes İçin Daha Uzun Süreli Eğitim” projesi, “Kız Çocuklarının Okula Devam Oranlarının Artırılması Hibe Programı” kapsamında 800’e yakın başvuru arasından seçilen 46 başarılı projeden biri olup, Bingöl’de uygulanan tek projedir. Bu açıdan daha da önem kazanmaktadır.  Bu çalışma ile özellikle eğitimin taraflarını, kurumları, imamları, muhtarları, kanaat önderlerini bir araya getirmek, böylece eğitime katılımı ve devamı artırmak ayrıca, YİBO’larda şartların iyileşmesine katkıda bulunarak öğrencilerin bu okulları daha fazla sevmelerini sağlamak amaçlanmıştır.  Böylece önemli bir sorun olan devamsızlıkların önüne geçilmesi ya da azaltılması planlanmaktadır. Bize düşen bütün bu olumlu gelişmelerden hareketle eğitime daha fazla katılım sağlamak, eğitimde kalite beklentimizi artırmak ve öğrencilerimizi bu yönde bilinçlendirmektir” dedi. 

Kaymakam Köklü: “Taşımalı eğitimi sorgulamamız lazım”

“Değerli arkadaşlar, devletimiz okullaşma ile ilgili 10 yıldır ciddi paralar harcıyor. Taşımaya para harcıyor, yemeğe para harcıyor ama bazı şeyler belki eksik kalıyor. Özelikle bu taşıma konusunu bir şey yapmamız lazım. Belki bu proje vesilesiyle bu konuyu biraz ele alıp tartışabiliriz. Şu an yaklaşık 270 öğrencimiz birleştirilmiş sınıflarda bin civarında öğrencimiz ise taşımalı eğitimde. Taşımalı eğitimde şöyle bir problem var. Taşıma yaptığımız çocukların evlerini bir ziyaret edelim. Özelikle Kasım ayından Nisan ayının 15’i ne kadar köylerde hava soğuk. Bakın neyi anlatmaya çalışıyorum. Kasım 15’inden Nisan 15’ine kadar aile, bir odada yaşıyor. Bu şu demek; 6 ay boyunca tek odada televizyon var, tek odada soba var, tek odada yatılıyor, fakat tek odada ders çalışabilme imkanı neredeyse yok. Taşımalı eğitim sistemini de tamda burada sorgulamamız lazım. Taşıma iyilik mi? Kötülük mü? O çocuğun eğitim kalitesi nereye gelecek? Bunlar bende soru işareti. Tabi birde şöyle bir sorunda var; aileler 1’den 4’e kadar veya 1 ila 8’inci sınıfları arası öğrencinin yatılı kalmasına fazla sıcak bakmıyor. Bizim idare hukukumuz da belki milli eğitime pek yakın bir kavram değil ama temel bir kavram var; ‘Yarışan Kamu Yararı’. Bu meşhurdur. Hatırlarsınız siyanürle altın çıkarma hikayesinde bu çok gündeme geldi. İnsanlar siyanürle altın çıkarmaya karşı çıkıyorlar.  Devlet de madeni değerlendirmek istiyor. Bir tarafta devlet kazanımları, öteki tarafta da insan sağlığına zararlı bir hal var. En sonda devlet bir karar verdi. Yani iki tane yarışan kamu yararı varsa hangisi insan için önceliklidir? İnsan sağlığından daha önemli olmadığı için devlet maddi yönünden vaz geçip insan sağlığını tercih etti. Burada bir tercih yapmamız lazım. Biz taşıma yaparken, çocuklar evde anne ve babasıyla bir arada yaşasın derken, acaba başka bir felakete mi sebep oluyoruz? Tamam, belki 7 ile 14 yaş arasında ki çocukların yatılı kalması dez avantajlı olabilir. Ama ötekine göre daha mı dez avantajlı? diye de tartışma yapmamız lazım. Hem de bu proje sayesinde. Yani okullaşma derken okullaşmanın yereldeki etkilerini iyi değerlendirmek, iyi okumak lazım. Şu an vatandaşlarımız, kanaat önderlerimiz ve köy imamlarımız da burada. Bence şuna bir karar vermemiz lazım. ‘Çocuklar köyde iş yapsın diye’ çocuğu taşımaya zorlamamak lazım. Yani oğlum sen okulla git gel, sonra burada beraber hayvana bakalım diye. Aslında benim fikrim ve bunu milli eğimle konuşarak tatlı bir şekilde tartışarak birleştirilmiş sınıfları kapatmak istiyoruz. Tabi bunu söylediğinde de ‘okul kapatan kaymakam’ tepkisi de doğabiliyor. Burada amacımız okulları tamamen kapatmak değil. Öğrencilerimizi daha iyi okullara yetiştirmektir. Bakın mesela 1’den 4’e kadar bir sınıfta okumamak demek öğretmenin öğrencilere her sınıf için 15 şer dakika ders anlatması demek. Arkadaşlar böyle bir eğitim sistemi yok. Ne oluyor bundan sonra? O öğrenci ilk dördü bitirdikten sonra ikinci bir dört için yatılı okulla geliyor. Seviyesi beşinci sınıf seviyesi değil! Kaçıncı sınıf derecesi? Maksimum ikinci sınıf öğrenci seviyesi. Ne yapıyor, sınıfta kalıyor. Yaşı büyüyor kendisi kendinden küçük çocuklarla okumak zorunda kalıyor. Gururuna yediremiyor agresifleşiyor, problem çıkartmaya başlıyor. Sonrada bir problem haline gelmeye başlıyor. Biz şimdi incelediğimizde araştırdığımızda suça karışan, uyuşturucuya karışan ve teröre karışan çocukların çoğu birleştirilmiş sınıfların alt yapısından geliyor. Tamamı olmasa da çoğu öyle. Yani eğitim döneminde doğal sürecini geçirmemiş çocuklar bunlar. Bunun için bu paradoksu iyi değerlendirmemiz lazım. İyi çözmemiz lazım. Hatta benim şöyle bir projem daha var; okul anneliği projesi. Tabi bunu yetkililere söyledim pekte iyi yaklaşmadılar. Okul anne projesi en azından yaşı küçük olan çocukların birleştirilmiş sınıflardan alıp YİBO’lara götürüp özel bir sınıf oluşturulup, özel bir ilgi alaka gösterilebilir. Farklı projeler üretmek lazım. İnşallah bu 12 aylık suretçe “Herkes için Daha Uzun Süreli Eğitim” bunlara bir çare olur” dedi


YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.