23°
SÜTAŞ grubu tarafından Bingöl’de gerçekleştirilmesi planlanan Doğu Anadolu Sütçülük Projesi Bingöl Entegre Tesisleri yatırımında SÜTAŞ Bölgeler Müdürü Çetin Atala, katkılarından dolayı Hakların Demokratik Partisi (HDP) Bingöl İl Örgütünü ziyaret ederek teşekkür etti.
Atala, Bingöl Çeltiksuyu’nda temeli atılan ve bir yıl içinde kaba inşaatının bitmesi beklenen tesislerin toplamda yaklaşık 143 milyon dolara finanse edilmesini öngördüklerini aktararak tesislerin kurulması ile kente bin 12 kişilik doğrudan istihdam ve dolaylı olarak 8 bini aileye olumlu etki sağlayacağı bilgisini verdi.
‘GÜNLÜK BİN TON SÜT İŞLENECEK’
Atala, katkılarından dolayı HDP İl Örgütüne teşekkür ederek şunları söyledi: “ Yatırımımız bölge, sektör, ülke için gayet büyük bir yatırım. İnşallah başarılı olur, örnek olur, bölgeye yeni yatırımların gelmesine vesile olur. Bu Aksaray’da böyle oldu. Burada daha da fazla olacak. Yatırımız 1012 kişiye istihdam imkânı sağlayacak. Günde 1.000 ton süt işleyecek bir tesis yapıyoruz, bunun %20-25’i bizim tarafımızdan üretilecek. Günde 1.000 tonluk süt ihtiyacının 750 tonunu üretecek 5-6.000 üretici aileye de düzenli gelir sağlayacak(Aile başına 100-150 litre/gün hesabıyla. Bunlar direk, her ay düzenli olarak gelir elde edecek aileler olacak, her gün kalite, hijyen anlamında eğitiliyor olacaklar.
‘ÇİFÇİLERDE DEĞİŞİM YARATACAK’
“ Bu çiftçilerde önemli bir değişim yaratacak. Köylülükten kurtulup sanayiye hammadde üreten üretici haline gelecekler. Bu sadece düzenli bir gelir elde etme konusu da değil. Memleketin doğal kaynaklarını kullanıyoruz; güneşinden, havasından, suyundan faydalanıyoruz. Bitkisel üretim süte, peynire dönüşüyor, yüksek bir katma değer yaratıyor ama bir de sermaye, zenginlik yaratıyor. Üretimi yapan hayvan 12-14 aya yavru veriyor, sermayesini de yaratıyor, bu sermaye birikimi oluşturuyor. Aynı zamanda çok çabuk likiditiye döndürülebilen bir sermaye olduğu için köylünün ekonomik özgürlüğünü de sağlıyor.
‘KÖYLÜ KENDİ SORUNUNU ÇÖZECEK’
“ Köylü, hastası olsa, düğünü olsa, kimseye muhtaç olmadan kendi imkânlarıyla sorununu çözüyor. 10.000 baş sağmal, 6.500 baş düve yetiştirme ve 5.000 baş besi kapasiteli hayvancılık yatırımı yapıyoruz. Bu bölgede hayvan yemi üretimi açısından da yeni bir pencere açıyor olacak. Yılda iki defa ürün alınacak. Ailelerin süt üretimi dışında bitkisel üretim yapmaları ya da yem bitkisi satın almaları gerekecek. 30.000 hayvan günde 25-30 kg kaba yem yiyecek, bu da bölgede yetişecek. Biz de yem ihtiyacımızın önemli kısmını bölge çiftçisinden temin edeceğiz.
‘PAZARLAMA SORUNU KALMAYACAK’
“Süt, yem bitkisi, taşıma ve dağıtım hizmeti, diğer bölgesel mal alımları, gübre ve atık alımları ile ücret olarak bölge halkına yılda 803 milyon lira ödeme yapılacak. Her ay Bingöl ve çevresindeki insanlara 60-70 milyon lira nakit ödeme yapılacak. Bingöl’ün 200- 250 km çevresinde süt ve yem bitkilerinin pazarlama konusunda bir sorunları kalmayacak. Kurulacak olan eğitim çiftliği ve eğitim merkezi ile bölge çiftçisine ücretsiz hayvancılık eğitimleri verilecek. Herkesin hemen hayvancılık yatırımı yapmasını istemiyoruz, kaynakların israf edilmesini istemiyoruz. Hayvancılık yatırımı yapmak isteyenlere eğitim vereceğiz, proje vereceğiz. Bizim uzmanlarımız tarafından bu iş projelendirilmeden kimse bu işe girmesin, niyetlenenler varsa da uyarın. Hayvancılık yatırımı yapmak isteyenler varsa bizde kurslara katılsınlar, kurslarımız ücretsiz. Sonra yatırıma karar versin, bu iş parayla olacak bir iş değil, bilgi, görgü ve çalışmakla olacak bir iş. Hayvancılıkta ancak 7X24 çalışılarak başarılı olunabilir.”
‘DÜZENLİ GELİR SAĞLANACAK’
“Vatandaş sanayi ile entegre yapıya girerek düzenli gelire kavuşacak, sosyal güvenceleri olacak, sanayi içinde öğrenip gelişecekler. Mesleki, teknik, yönetimsel, sosyal bilgi alacaklar, örnekler görecekler, işletme bilgisi oluşacak. Hijyen, kalite, verimlilik, karlılık bilinci artacak, finansal okuryazarlık oluşacak. Bunların oluşması kolay değil, batıda da kolay değil bu. Bu konuları geliştirebilmek için çok mücadele ediliyor. Tabi bu konuda toplumu doğru yönlendirerek bu disiplinin oluşumu için, sanayiye hammadde üreten üretici için gerekli önderliği, öğreticiliği yapmanız gerek. Toplumun kanaat önderleri olarak vatandaşa bu hususların anlatılması, onların yönlendirilmesi gerekir, beklentimiz bu.”
