“YILLARIN EL SANATI SEKTÖRE DÖNÜŞSÜN!”

Genç Belediyesi Proje Ofisi tarafından düzenlenen ve konuşmacı olarak Ankara Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Görevlisi Füsun Kavalcı'nın katıldığı "Hünerli Eller İş Başında" Eğitim Semineri gerçekleşti.

Şehit Hakan Akdere Kültür merkezi’nde düzenlenen seminere Kaymakam Hasan Hüseyin Vural, Belediye Başkanı M. Hadi Topraktan ile kurum amirleri, davetliler ve kursiyerler katıldı.

Programda açılış konuşması yapan Belediye Başkanı M Hadi Topraktan, neden böyle bir proje yapmaya gereksinim duyduklarına değinerek, “Geçmişte Genç ilçesinde Çanak Çömlek işi ile bilinir ve burada özelikle bazı köylerimiz bu iş ile anılır hale gelmişti. Tabii bu işi yaparlarken o günde imkansızlıklarını dikkatte almışlar ki yerel de üretilen ürünlerle bu ihtiyaçlarını gidermişler. Geçmişte ayrıca Çanak Çömlek bir gericilik bir çağdışlılık şeklinde algılanmıştı. Ama bugün organik beslenme açısından çanak çömleklerin ne kadar büyük bir öneme haiz olduğunu dikkatte alarak böyle bir projeyi uygulamaya koyduk. 3-4 aydır projemiz yürüyor. 15-20 civarında da kursiyerimiz var. Kursiyerlerimize bu projede yer alıp destek verdikleri için tebrik ediyor ve kendilerine teşekkür ediyorum.” Dedi.

“Bireysel girişimcilikle bu işi ekmek kapısına çevirin”

Başkan Topraktan, çanak-çömlek yapımı büyük masraflar gerektiren bir iş olmadığı ve devletin bireysel desteklemeler için sunduğu teşvik ve kredi ile bu işin alt yapısı kurulabileceğini işaret ederek, kursiyerlere şöyle çağrıda bulundu:

“Daha öncede belirtmişim. Kursiyerlerimizin bu çalışması lütfen nastolojide kalmasın. Bunu hayata geçirin.  Bireysel girişimcilikte bu işi destekleyen devlet birimleri vardır. Teşvik olsun hibe olsun. Kredi olsun. Bu proje için bu destekler son derece manidar. Devletten alacak destekle 50 bin TL eğerinde bu işi bireysel yapmak gayet idealdir. Güzel bir şekilde yürütülür. Sanırım ki üretim konusunda sıkıntı olmasa da pazarlama konusunda bu tür işin sıkıntısı olabilir. Emsal olarak Genç ilçesinde geçmişte halıcık konusunda çok büyük çalışma ve kurslar vardı. Yani Türkiye’nin halısını üretecek kadar geniş bir üretim vardı ama pazarlama olmayınca maalesef köreldi gitti. O kadar insanımızın verdiği emeğin karşılığını da alamadılar. Bu iş raftan kalktı.”

“Genç’te Seramik sektörü kurulmalı”

SODES Projesi kapsamında yapılan bir çalışmanın üzerinde durulması halinde bu iş projeden sektöre dönüşebileceğini altını çizen Başkan Topraktan, bu sektörün büyümesi ile istihdam da artacağını belirtti. Topraktan, “Tabii üretilen ürünün pazarlaması çok çok önemli. İnanıyorum ki SODES Projesi kapsamında yapmış olduğumuz bu çalışmanın yakın gelecekte ilçemizde eğer ısrarla üstünde durulursa ve bu konuda idarede gerekli desteği sağlarlarsa ciddi anlamda bir mesafe kattedilecek.  Bir sektör olma yolunda birkaç adım atmış olunacak. Şöyle ki, kursiyerlerimiz bilir ben Çanakçı Köyü’ndenim. Bu aynı zamanda bizim mesleğimiz. Belki dersiniz başkan kendi köyün reklamını yapıyor. Biz o zamanlarda alın kullanın dediğimizde kimse alıp kullanmıyordu. Ama şimdi çok kıymetli olduğunda biz artık üretmiyoruz. İnşallah bu proje ile siz değerli kursiyerlerimizin aracılığıyla köylerimizde de bu tür işler sektörel bazda tekrar canlanacak. Sektör diyoruz ama bir işe sektör dememiz için işin çok geniş çaplı olması ve büyümesi. Maalesef bizde öyle bir kapasite yok. Ama bir yerde başlamamız lazım. Ve bunu da dikkate alalım ve göz ardı etmeyelim. Eminim ki bu iş büyürse ve sektöre dönüşürse buralarda çalışan kardeşlerimiz de maddi anlamda yüksek meblağlarla kazanç elde edeceği kesindir.” Diye konuştu.

“Genç kızların yeteneklerine hayran kaldım”

Seminere konuşmacı olarak katılan Ankara Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Görevlisi Füsun Kavalcı ise,  kursiyerleri ziyaret ettiğini ve ortaya çıkardıkları eserleri görünce hayran kaldığını belirterek, “Buraya geldiğim gibi projemizin yürütülen kursumuzu ziyaret ettim. Ama Genç kızlarımızın yapmış oldukları çalışmaları için kendilerine teşekkür ediyorum. İnanın yaptıkları işi gördüğümde hayret ettim. 30 yıllık hocayım seramik alanında. Hiçbir eğitim almadan 3 aylık kısa bir süre içerisinde bu eserler ortaya çıkabiliyorsa inanın bu hiç basite alınacak bir şey değildir. Bunlar çok önemli. Ben seramikten neler yapılabileceğini çok istiyorum genç kızlara göstermeye ama ben buraya geldiğim de onlardan daha çok etkilendim. Hatta kursa kızlarımızla sohbet ederken dedim ki; ben sizlerden hayran kaldım. Biz okulda bu tür dersleri 4 ay yani bir dönem veriyoruz. Öğrencilerimiz sadece bu işin tekniğini öğreniyorlar. Ama siz 3 aylık gibi kısa bir sürede bu işin hem tekniğini hem uygulamasını yaptınız. Siz çok yeteneklisiniz. Sakın bu işi bırakmayın.” Söyledi.

“Bu işi yapabilen yetenekli insanlar az bulunur, sakın bırakmayın”

Eğitimci Füsun Kavalcı, elle çamura şekil vererek yapılan çömleklerin daha sağlıklı olduğunu ve buranın çamuru ve coğrafyası da bu işe müsait olduğunu ifade etti.

Kursiyerlerin 3 ay gibi kısa bir sürede ortaya çıkardıkları eserler ile yeteneklerini ortaya çıkardıklarını söyleyerek ilçe olarak hep birlikte kursiyerlere sahip çıkılması gerektiğini belirtti.

Bu işin üzerinde durulması halinde Genç ilçesi Seramik sektörü ile anılır hale geleceğini vurgulayan Kavalcı, konuşmasını şöyle tamamladı: “Çünkü her yere her zaman Seramik Atölyesi kurulabiliyor. Çamuru, fırını bulunur ama böyle genç yaşta bu işi yapabilen yetenekli insanlar bulunmaz. Sakın bu işi terk etmeyin. Fakat orada bir kursiyerlerimizden biri dedi ki bana; Hocam, biz bir iki kişi bir araya gelsek ben çok istiyorum bu işi devam ettireyim. Yapmıştı 4-5 tane güveçi. Neler yaptın dedim işte bu güveçleri yaptım, dedi. Hepsi senin mi? Dedim. Hepsi benim dedi. O zaman bırakırsan hatta olur dedim o kızımıza. Artık piyasada olan çömlekler eski yöntemle değil, pres (baskı) ile yapılıyor. Onlarında bir iki kullanımlıktır ömrü. Ama burada durum farklı. Burada en azından ham madde var, çamur muhteşem. Harika eserler orta çıkabiliyor ve kursiyerlerimiz zaten yapmışlar. Bu işin üzerinde durulursa bu iş buranın ismi ile ünlenir. Tabii buna genç kızlarımız vesile olmuş olur. Artık birilerinizin sizin elinizden tutmasına gerekte yok. Çünkü her şey var. En önemli ve en zor olanı yetenek bile var. Bu işe artık sahiplenin diyorum.”