Google News' te Takip Edin

Bingöl genç haberleri google

DOLAR 32,4504 % -0.15
EURO 34,8290 % -0.66
GRAM ALTIN 2.438,67 % 0,10
ÇEYREK A. 3.987,23 % 0,10
BITCOIN 63.974,31 -1.419
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava 16°
Google News

Bağırsak Mikrobiyatasının İnsan Psikolojisine Etkisi

Son Güncelleme :

20 Aralık 2022 - 10:46

Bağırsak Mikrobiyatasının İnsan Psikolojisine Etkisi

Diyetisyen Dilan Kalabalık

 

BAĞIRSAK MİKROBİYOMU NEDİR, ÖNEMİ

‘İnsan vücudunda yaşayan ve insan hücresi olmayan, vücudumuzu paylaşan kommensal, simbiyotik ve patojenik mikroorganizmaların oluşturduğu topluluğa mikrobiyata denir . Bu çevrede yaşayan mikroorganizmaların toplam genomu ise “MİKROBİYOM” olarak tanımlanır. ‘Mikrobiyota gelişiminde, beslenme, fizyolojik ve hastalık durumu, çevresel ve kültürel faktörler, antibiyotik kullanımı, hijyen koşulları gibi bir  takım faktörler rol oynar.’ Bağırsak bakterilerin’ vücut için önemli görevleri vardır. Sindirilemeyen gıdaların parçalanıp emilmelerine yardımcı olmak, hücre büyümesini teşvik etmek, zararlı bakterilerin çoğalmasını baskılamak, bağışıklık sisteminin yalnızca patojenlere cevap vermesini sağlamak , bazı hastalıklara karşı korumak   çeşitli alerjilere engel olmak ve  yapılan araştırmalara göre beyin ve ruh sağlığı üzerinde de çok büyük  etkilerinin olduğu saptanmıştır.

  • Bağırsak Florasını Önemi

‘’Bağırsak mikrobiyotası beyin ve bağırsak arasında karşılıklı bir ilişki oluşturarak insan sağlığı üzerinde temel ve önemli bir rol oynar. Obesite, diyabet gibi metabolik hastalıklar ve şizofreni, otizm, anksiyete, depresyon gibi neuropsikiyatrik bozukluklarla bağırsak mikrobiyotası arasında bağlantı olduğuna ilişkin güçlü kanıtlar vardır. Yeni araştırmalar gastrointestinal sistemde yaşayan dost, zararlı ve probiyotik mikroorganizmaların bağışıklık sistemini, nöral yolakları ve peşi sıra merkezi sinir sistemini uyardığını ortaya koymaktadır. (“Bağırsak beyin aksı: Psikiyatrik bozukluklarda bağırsak …”) (“Bağırsak beyin aksı: Psikiyatrik bozukluklarda bağırsak …”) ‘

 

  • Beslenme ,Mikrobiyata Ve Davranış

‘Mikroorganizmaların insan vücudunda kolonize olması ilk olarak doğumda vajinal mikrobiyataya maruz kalınmasıyla başlar. Daha sonra beslenme ve diğer insanlarla oluşan etkileşimler ile flora gittikçe çeşitlenir.Böylece cilt, bağırsak ve mukozal yüzeylerde mikrobiyom oluşmuş olur. Mikrobiyal çeşitlilik; ‘diyet, hijyen, sosyal davranışlar, aşılama ve genetik gibi farklılar nedeniyle bireyler arasında farklılık göstermektedir. Diyet, mikrobiyomun oluşmasında en önemli yere sahiptir. Diyet, bağırsaktaki mikrobiyatayı etkilediği için sosyal davranışların programlanmasında ve aynı zamanda tekrarlayan davranışların düzenlenmesinde oldukça önemli bir yere sahiptir.

Davranışın bu yönlerinin şizofreni ve otizm gibi nörogelişimsel bozukluklarda bozulduğu dikkate alındığında,b mikrobiyotadaki değişikliklerin şizofreni ve otizme neden olabileceği görülmektedir. ‘

  • ‘Bağırsak florasının insan psikolojisine etkisi

Mikrobiyota, sinirler, hormonlar ve bağışıklık dizgesi aracılığıyla, beynin işlevlerini ve davranışı etkilemektedir.  Elde edilen bilgiler, barsak mikrobiyotasının, kaygıyı/endişeyi (anxiety), ruh halini (mood), bilişi (cognition) ve ağrıyı etkilediğini göstermektedir

Süregelen yeni çalışmalar, kaygı ve çökkünlük gibi bazı akıl hastalıklarının sağaltımında mikrobiyota bilgisinin. Yararlı olabileceği göstermektedir. Kilinik ve deneysel çalışmalar beyin ile bağırsak arasında güçlü bir bağlantı olduğunu ortaya koymaktadır.

 mikrobiyotadaki değişikliklerin vücutta metabolizmayı, bağışıklığı ve hormon sistemini etkileyebileceği bunun da başta kanser, obezite, bağırsak hastalıkları, karaciğer yağlanması, depresyon, panik atak, kaygı bozuklukları, Parkinson, Alzheimer gibi birçok hastalıklara yol açabileceği belirtilmektedir.

Ayrıca yapılan çalışmalarda beslenmenin mikrobiyotayı değiştirdiği, hatta genlerimizi etkilediği de belirtilmektedir.’

  • Mikrobiyata Ve Duygu durum

‘Duygu durum bozukluğu yaşayan hastaların çoğunda beyin nörotransmiterlerinde dengesizlik, beyin nöroplastisitesinde azalma, nöroinflamasyon, gastrointestinal hastalıklar ve beyin-bağırsak ekseni fonksiyonunda bozukluklar tespit edilmiştir.’

 

 1.4.1’  GABA (Gama Aminobütirik Asit) Ve Duygu Durum Üzerine Etkileri

GABA’nın anksiyete üzerinde baskılayıcı etkisi olduğu görülmüştür. Bu durumda mikrobiyatada ne kadar GABA sentezi yapan mikroorganizma varsa duygudurum bozukluğu oluşma ihtimali o kadar azalmaktadır.’

 

1.4.2 Triptofan Ve Duygudurum Üzerine Etkileri

 

   ‘ Serotonin, triptofan aminoasitinden üretilen bir nörotransmiterdir.

Besinlerle alınan triptofan, mikroorganizmalar tarafından bağırsakta serotonine dönüştürülebilmektedir.

 Serotonin, vagus siniri aracılığıyla beyne ulaşabilmektedir. Böylece beyinde anksiyete azalmaktadır.

 Akut triptofan tükenmesi (ATD), duygudurum bozukluğu görülen kişilerde rastlanılan önemli bir bulgudur.

Ruh halinin akut triptofan tükenmesinden yaklaşık 5 saat sonra dahi iyi olmaya başladığı ve duygu durum bozukluğu semptomlarının akut triptofan tükenmesinden 24 saat sonra azaldığı kanıtlanmıştır.

 Depresif belirtilerde kötüleşme yaşayan hastalarda ters işlemler kaydedilmiştir.

  • Sağlıklı Bir Bağırsak Florası İçin Ne Yemeli?

Diyette ; Probiyotikler , Prebiyotikler ,Simbiyotikler ,Fermente Gıdala ve Antioksidanlar ‘a yer verildiğinde bağırsak florasının düzeldiği güçlü kanıtlarla desteklenmiştir.

 

1.5.1   PROBİYOTİKLER

 

Probiyotik bakteriler ( bağırsak için yararlı bakteriler) içeren yiyecekleri veya besin takviyelerini tüketmek. Bu bakterilerin sağlıklı bir bağırsak florasına katkı sağladığı düşünülüyor. Yoğurttaki bifidobakteri ve laktobasilus bu türden bakteri çeşitlerindendir.

 

 

1.5.2   PREBİYOTİKLER

 

Prebiyotikler, probiyotik bakterilerin beslendiği besin kaynaklarıdır .Prebiyotikler mikrobiyomların çeşidini artırmaz, sadece belli bakterilerin sayısını artır.

 

1.5.3 PREBİYOTİK+PROBİYOTİK

 

‘Mikrobiyom çeşitliliği besin takviyesiyle sağlanabilecek bir şey değildir ‘ ama yediklerimize yoğunlaşarak bu çeşitliliğe katkıda bulunabiliriz. Sürekli aynı şeylerin yenmemesi, farklı besinlerle çeşitlendirilmesi bağırsak mikrobiyomundaki çeşitlilik açısından önem taşır.

 

1.5.4 FERMENTE (MAYALI) GIDALAR

 

Çalışmalar kefir gibi binlerce yıldır geleneksel olarak üretilen fermente gıdaların yararlarına işaret ediyor.

Bu besinlerin etkisi özellikle “psikobiyotik” alanda da ilgi görüyor.   Bazı bakteri türlerinin ruh sağlığına olumlu etki ettiği düşünülüyor.Fermente süt ürünleri tüketenlerde, stres göstergesi olarak bilinen kortizol hormonunun düşük seviyede olduğunu gösteren araştırmalar mevcuttur.

1.5.5 Antioksidanlar

mikrobiyotayı değiştirip düzenleyebilen ve bağırsak iltihabını engelleyen antioksidanlar  nöroenflamasyonun azaltılmasının yanı sıra bilişsel işlevlerin gelişimini destekleyici nöroprotektif etkileri sayesinde nörolojik bozuklukların önlenmesinde umut verici nutrasötikler olduğu düşünülmektedir.

 

1.6 Bağırsak –Beyin İlişkisi

 

ENS büyük bir sinir ağıdır ve ikinci beyin olarak da adlandırılır. Serotonin beyin-bağırsak ekseninin anahtar bir nörotransmitter maddesidir. gastrointestinal fonksiyonları düzenleme,  bağırsak motilitesi ve ağrı algısına karışırken

beyinde ruh hali ve algının düzenlenmesinde de önemli rol oynar..

 

  • .Sonuç ve Öneriler

 

‘’Bağırsak florasının insan psikolojisi, davranışı ve  vücut sağlığı üzerindeki etkisi büyüktür floradaki dengenin ve çeşitliliğin korunması bir çok psikolojik hastalığın riskini azaltır sağlıklı bir mikrobiyota sağlıklı  bir duygu durum için şarttır. Bu dengenin korunması için diyetin önemi büyüktür .Diyette: probiyotik, prebiyotik, fermente ürün antioksidan içeren gıdalara yer vererek bu dengenin korunmasına yardımcı olunabilir. Gençlerde psikobiyotik besinler ve mutluluk durumu arasındaki ilişkiyi inceleyen bir çalışmada, düzenli probiyotik-prebiyotik besin tüketen gençlerin daha mutlu olduğu saptanmıştır.

 

 

 

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.