Eğitim-Sen Bingöl Şubesi’ne üye eğitimciler iş bırakma eylemi yaparak, hükümetin eğitim politikalarını eleştirdi. Şube önünde toplanan eğitim emekçileri ‘İş güvencemize sahip çıkıyoruz, grevdeyiz’ pankartı açarak Dörtyol Saat Kulesi önüne kadar yürüdü.
Burada kitlesel basın açıklamasını okuyan Eğitim-Sen Bingöl Şubesi Başkanı Metin Kılıç, Milli Eğitim Bakanlığı’nın eğitim politikalarının çalışanları ve öğrencileri mağdur ettiğini savundu. Yeni sistemlerin de eğitimcileri ve öğrencileri mağdur ettiğini öne süren Kılıç, sorunların çözümü için gerekli adımların atılmasını istedi.
TİCARİLEŞTİRME UYGULAMALARI ARTTI
Yıllardır eğitim sistemine yönelik olarak atılan adımların ve fiili uygulamaların okulöncesinden yükseköğretime kadar eğitimin bütün kademelerinde piyasalaştırma ve ticarileştirme uygulamalarını arttırdığını ifade eden Kılıç “Milli Eğitim Bakanlığı eğitimde yıllardır acil çözüm bekleyen sorunları bir tarafa bırakıp, eğitim sistemi üzerinden toplum içinde yeni ayrışmalar ve kutuplaşmalar yaratacak uygulamaları hayata geçirmeyi sürdürmektedir. Özellikle eğitimde 4+4+4 dayatması sonrasında, eğitime yönelik doğrudan siyasi müdahaleler artmıştır. Eğitim müfredatının içeriğine dini söylem ve ifadelerin yerleştirilmiş, okul dönüşümleri sürecinde imam hatiplere ayrıcalık tanınmış, öğrenciler öğretmen yokluğu gerekçe gösterilerek dini içerikli dersleri seçmeye yönlendirilmiştir” dedi.
“ANADİL TALEBİ YOK SAYILDI”
Geçen yıllarda olduğu gibi, bu yıl da anadilinde eğitim hakkı taleplerinin yok sayıldığını kaydeden Kılıç: “anadilinde eğitim almak isteyen çocuklar ve aileleri yine karşılarında devletin güvenlik güçlerini bulmuşlardır. Eğitimde ayrımcı ve dayatmacı olmayan, farklı kimliklerin, dillerin ve inançların yok sayılmadığı bir eğitim sistemi için herkesin anadilinde eğitim alma hakkına saygı gösterilmesi gerektiği açıktır. Türkiye laik eğitim konusunda olduğu gibi, anadilinde eğitim konusunda da geleneksel reflekslerini sürdürmektedir. Eğitim Sen, laik eğitim ve anadilinde eğitim hakkı mücadelesini sürdürme konusunda kararlıdır” ifadelerini kullandı.
ÖĞRETMEN ATAMALARINA TEPKİ
Öğretmen açığının 140 bin olduğu bir dönemde sadece 40 bin öğretmenin atanması yapıldığına dikkat çeken Kılıç: “yıllardır atama bekleyen işsiz öğretmenler bir kez daha hayal kırıklığına uğratılmıştır. Okullarda yardımcı hizmetli ve memur açıkları ile angarya çalıştırma uygulamaları sürmektedir. Öğretmen açıkları her yıl olduğu gibi bu yıl da ücretli öğretmenlerle kapatılacak, okul öncesinde ikili eğitime geçildiği için eğitimde güvencesiz istihdam uygulamaları artarak devam edecektir” dedi.
TALEP EDİLEN ŞARTLAR
Kılıç, talep edilen şartları şöyle sıraladı: “Kamusal, demokratik, bilimsel, laik ve anadilinde eğitimin önündeki bütün engeller kaldırılmalıdır. Eğitimin bütün kademelerinde dini kurallara göre değil, bilimsel kurallara göre eğitim yapılmalı, kendi siyasal-ideolojik çıkarları için okullarda din ve inanç istismarı anlamına gelen uygulamalardan derhal vazgeçmelidir. Laik eğitim gerçek anlamıyla yaşama geçirilmelidir. MEB, öğrencileri özel okullara, meslek lisesi, imam hatip ya da açık liseye yönlendirmekten vazgeçmeli, TEOG yerleştirmeleri sürecinde yaşanan sorunlar en kısa sürede çözülmelidir. Eğitimde siyasi kadrolaşmaya, zorunlu rotasyon girişimlerine, angarya çalışma ve performans uygulamalarına derhal son verilmelidir. Öğretmen ve yardımcı hizmetli açıkları kapatılmalı, okullarda ve üniversitelerde angarya çalışma uygulamalarına, Eğitim Sen üyelerine yönelik soruşturma, sürgün ve görevden almalara son verilmelidir. Memur Sen’in imzaladığı ihanet sözleşmesi nedeniyle oluşan enflasyon kayıplarımız karşılanmalı, maaşlarımıza 2014 enflasyon farkı kadar “ek zam” yapılmalıdır. Kamu kaynakları özel okullara değil, devlet okullarına aktarılmalı, eğitime yeterli bütçe, okullarımıza ihtiyacı kadar ödenek ayrılmalıdır.”
Yapılan basın açıklamasının ardından eyleme son veren üyeler, olaysız bir şekilde dağıldı.