21°
Arslan, AK Parti İl Başkanlığı’na giderek, müracaat dosyasını AK Parti Bingöl İl Başkanı Cevdet Çalbay’a teslim etti.
Müracaat dosyasını sunduktan sonra burada gazetecilere açıklama yapan Arslan, 20 yıldan buyana Bingöl merkezde serbest avukatlık yaptığını hatırlatarak, “Çalışma hayatım süresince gerek Bingöl Belediyesi gerekse ilçe belediyelerimizde de avukatlık hizmetinde bulundum. Bingöl ilindeki mesleki faaliyetim ve toplumla birlikteliğim; Bingöl halkının Belediyecilikten beklentilerinin ve şehrimizin ihtiyaçlarının neler olduğunun, en önemlisi kentin dokusuna ve halkın memnuniyetine giden yolların neler olduğu yönünde bilgi ve tecrübe edinme sebebim olmuştur” dedi.
Uzun yıllardan beri AK Parti’de aktif siyaset yaptığını anımsatan Arslan, şunları kaydetti:
“AK Parti’nin, kimlik siyaseti yapmaması, Türkiye’nin demokrasi sorunlarını çözme yönündeki kararlılığı ve en önemlisi halka rağmen değil, halkla birlikte, halk için yönetme anlayışı siyaset yapma referansımız olmuştur. Birlikte yaşadığım Bingöl halkının nelere sevinip nelere üzüleceğini çok iyi biliyorum. Siyasi ve mesleki birikimimizle ortaya koyacağımız yönetme anlayışı ile sadece var olan sorunları çözmek değil, Bingöl’ümüzün kalkınma dinamiklerini harekete geçirmek ve bölgede model ve marka şehir hedefi ile göreve talip olmaya karar verdim. Bingöl halkı siyasi çizgimizi, yaşam biçimimizi bizatihi bilmektedir. Özellikle yönetme anlayışımızın milletvekili aday adaylığımızda ilke olarak ortaya koyduğumuz ‘ben’ anlayışı yerine ‘biz’ anlayışının hakim olacağını da halkımız bilmektedir. İstişare ve ortak akıl’ın başarının anahtarı olduğu da tartışmasızdır.”
“Belediyeciliği sadece ve sadece yol, kaldırım, su ve kanalizasyon işlerinden ibaret görmüyoruz” diyen Arslan, sözlerine şöyle devam etti:
“Sevgiye, hoşgörüye ve paylaşıma dayanan bir yaşam arzuluyoruz. Belediyeciliğin mutlaka kentin kalkınmasında lokomotif bir rol izlemesi gerekir. Kamu idareleri, sivil toplum kuruluşları, serbest meslek örgütleri, toplumun tüm katmanları ve kanaat önderleri ile çağın gerekli kıldığı bilim ve teknolojiden de istifade ederek güçlü işbirliği ile klasik belediyecilik anlayışından kurtulmamız mümkün olacaktır.”
Bingöl’ün modern bir şehirciliğe ihtiyaç duyduğunu düşündüğünü aktaran Arslan, Özellikle AK parti hükümetleri döneminde şehircilik anlamında ülkede var olan gelişmelere bakıldığında şehrimizin arzu ettiğimiz noktada bulunmadığı inancındayım. Hizmetin asla ve asla sınırı yoktur. Var olan sorunları çözmek asli görev olmakla birlikte halkın yaşam kalitesine katkı sunacak yeniliklere de ihtiyaç vardır. Bu vesile ile Bingöl için yapmak istediğimiz çalışmalarımızın bir kısmını halkımızla paylaşmak istiyorum.
-Şehre vizyon kazandıracak, aynı zamanda yaşam alanı olacak şehir merkezinde kent meydanı tesis etmek, oluşturulacak bu kent meydanında park ve trafik sorununu tamamen ortadan kaldıracak yer altı kapalı otoparkları oluşturmak,
-Şehir merkezini adeta hapsetmiş olan Telekom karşısı askeri lojman alanının ticaret merkezi ve yaşam alanına dönüştürülmesini sağlamak
-Deprem tehlikesini ensemizde hissettiğimiz şehrimizin güvenli bir yapılaşmaya kavuşması için, risk oluşturan bütün yapıları gözden geçirmek, tehlike arz edenlerin yenilenmesini sağlamak, uygun mahallelerimizde kentsel dönüşüm projeleri üretmek,
-Çapakçur vadisini modern bir yaşam alanına dönüştürmek
-Bingöl’ümüzü çevreleyen yamaçlarına seyir ve dinlenme mekanları tesis etmek,
-Kadınlarımız, gençlerimiz ve çocuklarımızın yararlanabileceği spor ve sosyal yaşam alanları oluşturmak,
-İl giriş levhalarından itibaren şehrin tamamını kapsayacak yeşillendirme ve peyzaj çalışmaları ve yeni park alanları yapmak, şehir merkezinde yeşillendirilmemiş bir karış toprak parçası bırakmamak,
-Yeni yapılaşmalarda görsellik açısından yeni mimari projeleri hayata geçirmek
Özetle birlikte yöneterek yerelden kalkınmayı sağlamak, neticede Bingöl’ümüzü marka şehir etmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Arslan, “Bingöl halkının, Türkiye Demokrasi tarihine dik duruşu ile damga vurduğu örnekleri ile ortadadır. Özellikle ülkenin yıllardan beri başına bela olarak kabul ettiği 1982 anayasasına karşı 31 yıl önce ortaya koyduğu duruş aslında halkımızın ne kadar feraset sahibi olduğunu ortaya koymaktadır. Bu süreçte de aynı feraseti ile adayının kim olacağını beklemek yerine adayını belirlemek için her zeminde talep ve katılım sunacaklarını düşünüyorum. Daha iyi işlere vesile olmak ve Bingöl halkının duasına mazhar olmak amacıyla çıktığımız bu yolda rabbimizden bizleri ve Bingöl halkını mahcup etmeyecek neticeler ihsan etmesini niyaz ediyorum. Bu güne değin hangi makam ve mevkii de olursa olsun hizmette bulunmuş herkese ve özellikle Belediye Başkanlarımıza sonsuz teşekkür ediyorum. Yapılanları daha iyileri ile devam ettirmek amacında olan bütün aday adayı arkadaşlarımı tebrik ediyor, Bingöl halkına selam ve saygılarımı sunuyorum” şeklinde konuştu.
