12°
Hiç bir şek ve şüphe yoktur ki;
Toplumun özlediği, halkın özlem'i, gençliğin umudu, huzur ve saadetin temel esası, birlik ve kardeşliğin olmazsa olmazı, maddi ve manevi terakkiyatın en doğru ve şaşmaz yolu,
Adalettir… Dos doğru olmaktır… İlim ve irfana sarılmaktır… Akıl ve vicdanı bir arada harmanlamaktır…
Hiç bir şüphe yoktur ki;
Gelinen noktada gerilmiş, kirlenmiş ve dejenere olmuş bir siyasi atmosferde,
Amacını, güvenini ve itibarını kaybetmiş kamu kurum ve kuruluşlarda,
Büyük bir ahlaki çöküntüye maruz kalmış sosyal hayatta,
Derd-i maişet ve gelecek endişesine kapılmış bir toplumun yapısında, tek çıkar yol,
"Yeniden yapılanmadır… "
Güçlü ve sağlam bir inanç ile Ahlaki değerlere sarılmaktır…
Halden anlayan, bir hal ve çare bulabilen, ihtisas ehliyet ve liyakat sahibi yeni kadrolar kurmaktır…
Devlet kurumlarını, günümüzün ve geleceğin ihtiyaçlarını zaman'ında ve yerinde karşılayacak şekilde yapılandırmaktır…
Halkın iradesini yansıtan, huzur ve güveni tesis edebilen, adaletin manasını ihtiva eden bir yeni anayasal düzeni kurmaktır…
Etnik ve bölgesel Irkçılığı, bölgeler arası dengesiz kalkınmayı ortadan kaldırıp; kardeşliği ve fırsat eşitliğini inşa ve ihya etmektir…
Hiç bir şüphe yoktur ki;
Hangi yönetim sistemi olursa olsun, sistemin yapısı kadar uygulayıcıları, yönetim kadroları da,
Başarıda etkin rol oynamaktadırlar.
Sistemin yapısı ve uygulayıcıları, toplumun yapısına, coğrafi şartlarına, bulunduğu bölgenin stratejik önemine, halkın ihtiyaç ve isteklerine, ülkenin ekonomik sosyal ve kültürel rezervlerine uygunluğu esas alınmalıdır.
Riyakâr, dalkavuk ve münafıkları diskalifiye ederek;
Toplumun ve gerçeğin Fıtratına uygun,
Samimi bir misyona, doğru bir vizyona sahip,
Hakka ve halka saygılı, iradeye hürmetkar,
Adil ve cesur insanlar ile, yeni bir yolda, yeni politikalar üreterek, kin ve husumeti yok ederek, özlenen zirvelere ulaşmaktır…
Bunların gerçekleşmesi için, Rabbimize yalvarmak ve dua etmek gerekir diye düşünüyorum…
Ülkemizin insanlarımızın hatta İslam coğrafyasının;
bugünkü durumu için, bu bir ihtiyaçtır!… Bu bir zarurettir…
Hz. Ali'nin (R.A.) bu sözleri unutulmamalıdır!
"Sakın bir işe vaktinden önce atılma, vakti gelince de tembellik etme! Açıklığa kavuşmamış işlerde inat etme, açıklığa kavuştuğu zaman da gevşeme, her işi yerli yerince yap. Herkesin eşit olduğu noktalarda kendine imtiyaz tanımaktan çekin. Çalıştırdığın adamların ortaya çıkmış kötülüklerinden dolayı senden beklenen hareketten habersiz gibi davranma."
