Bingöl’de çalışmalarını sürdüren Bağımsız Denetçi Bayram Keskin, ‘İngiliz Modeli’ hakkında açıklamalarda bulundu. Keskin, açıklamalarında şunları söyledi:
“Başka bir ifadeyle düz oranlı (flate rate) sistemine geçiliyor. Halen bir çok mal ve hizmette KDV oranı yüzde 18’dir. Yüzde 18 olan KDV oranını da yüzde 10’a çekiyor ve satış hasılatı üzerinden hesaplayıp tahsili yönünde çalışmalar başlatılmıştır.Özellikle bir çok sektör yüksek olan KDV’den muzdarip olup, gerek belge temininde gerek yapılan belgesiz giderlerden dolayı önemli sorunlar yaşamaktadırlar.Daha çok inşaat sektöründe karşılaşılan belgesiz gidelerin belgelendirilmesinde başvurulan yöntemlerin farkında olan maliye, hem bunun önüne geçmek hem de daha reel bir vergi politikasını hayata geçirmek için önemli bir adım atıyor.”
GELİR VE KURUMLAR VERGİSİ KANUNU BİRLEŞİYOR
Kurumlar vergisi daha çok sermaye şirketlerinde karşılaşılan bir yöntem olup, sabit oranlı ve yüzde 20 ‘dir. Vergiye tabi kazanç miktarı ne olursa olsun oran düz oranlıdır.Gelir vergisi ise daha çok şahıs ve diğer bazı gelirler üzerinden alınan bir vergi türü olup artan oranlıdır. halen uygulamada olan gelir vergisi oranı yüzde 15 ile yüzde 35 arasında değişmektedir. yani belli bir dilimin üzerinde gelir vergisi kazancını beyan edenler hemen hemen gelirlerinin 3/1 den fazlasını vergi olarak ödemek zorundadırlar.
‘İNGİLİZ MODELİ HAYATIMIZA GİRECEK’
“İngiliz modelinde en ilgi çeken vergi sistematiği içerisinde Devreden KDV bunların başında gelmektedir. Halen yürürlükte olan vergi sistemimizde maliyeden alacaklı olduğunuz katma değer vergisini talep etme hakkınız bulunmamakta, ancak Yeminli Mali Müşavir raporu ile iade talebi bulunmaktadır. Bu da hem zaman açısından hem de maliyet açısından mükellefler üzerinde ağır bir sorumluluk oluşturmaktadır.Yeni dönemde artık alacaklı olduğunuz Katma Değer Vergisini sonraki dönemlere devretme sorununuz tamamen ortadan kaldırılacak ve alacaklı iseniz , alabilirsiniz. Borçlu iseniz verginizi ödersiniz.”
KAĞIT VE KIRTASİYE DÖNEMİ BİTİYOR
Muhtemelen 2018 yılı başında yürülüğe girecek olan e-fatura ve e-defter ile artık tamamen elektronik ortamda tutulacak olan vergi yükümlülükleride yeni bir dönemin başlangıcı olarak hayatımıza geçecektir. Baş döndüren bütün bu çalışmaların hem vergide şeffaflığı hem de vergi adaletinin sağlanmasında da önemli bir adım olacaktır.Mükellefler kendilerine “Mükellef Hakları Bildirgesi’nde” tanınan imtiyaz ve haklardan daha fazla faydalanmak için artık maliyenin bir tehdit unsuru olmaktan çıkıp adeta işbirliği ve danışmanlık hizmeti sunan bir kurum algısı ile karşı karşıya kalmalıdırlar.