Google News' te Takip Edin

Bingöl genç haberleri google

DOLAR 32,5426 % -0.04
EURO 35,0392 % 0.44
GRAM ALTIN 2.436,60 % 0,55
ÇEYREK A. 3.983,84 % 0,55
BITCOIN 63.504,71 -4.431
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava 28°
Google News

GEZER, “ TÜRKİYE’DE YÖNETİM KRİZİ VAR”

Son Güncelleme :

29 Haziran 2021 - 21:40

GEZER, “ TÜRKİYE’DE YÖNETİM KRİZİ VAR”

Deva Partisi Kurucular Kurulu Üyesi, Bölge Koordinatörü ve GMYK Üyesi Profesör Doktor İbrahim Gezer, bir dizi ziyaretlerde bulunmak için geldiği Genç ilçesinde vatandaşlarla bir araya gelip parti çalışmaları hakkında bilgilendirme yaparak Türkiye de yönetim krizi olduğuna işaret etti.

Parti binasında teşkilat üyeleriyle beraber bir araya gelen Gezer, Eğitim, sağlık, gelecek ve bilim sanat kaygısı konusunda gençlerin öneri ve taleplerini dinledi.

“Hayatı Medenileştiren Kadındır”

Parti teşkilatında kadınlarla bir araya gelen Gezer, siyasette kadının önemine değindi. “Türkiye, normale kadınların emeğiyle geçer. Kadının, şefkati, merhameti, zekâsı ve yurt bilinciyle ülkeyi normale dönüştürebiliriz. Daha çok kadın arkadaşlar partimize kazandırmalıyız” dedi.

“Haksızlığa Karşı Gençlerin Cesur Olmaları Lazım”

“Türkiye’nin geleceği gençlerdir. Umut gençlerdedir. 6 milyona yakın genç oy kullanacak ne zaman ki gençler sandığa giderse sonucu belirleyen onlar olacaktır. Partimiz okul niyetinde olmalıdır.  Felsefi, bilim, eğitim ve vicdan çok önemlidir. Kültür, sanat, felsefe, bilim konusunda gençler siyasete kazandırılmalıdır. Gençler Siyasete ağırlık verilmelidir.  Önce kurallar olmalı siyaset bütün alanların üst sistemidir. Üst sistem ıslah edilmeden altı edilmez. Gençler kaybolmuş. Ne eğitim ne istihdamı nerde bu gençler 6,7 milyon genç ya evinde ya cezaevlerinde gençler huzursuzdur.”

“Güven Veren Bir İktidarla Her Şey Değişir”

Döviz TL’yi geçti. Çelik kasa satışları yok satıyor yatırım yok güven yok vatandaş sermayesini evlerinde kasaya koyuyor neden bunlar bankada tutulmuyor böyle bir ortamda kimse yatırım yapmaz. Hukuk, adalet, demokrasi,  liyakat yok mafya çete sahaya inmiş döviz şuanda her şeyden çok kazandırıyor. 2002 2013 arası fark 12 yılda 1,5 tan 2 ye gelirken ondan sonra 5,6 kata çıktı. Evlilik oranları azaldı, boşanma oranları arttı aile içi kavgalar çoğaldı. Bunların önüne geçmek için güven veren bir iktidarın gelmesi lazım.”

Parti teşkilatında yapılan değerlendirme toplantısından sonra esnafı gezen heyet ardından Genç Öğretmen Evinde, STK temsilcileri, muhtarlar ve vatandaşlarla bir araya geldi.  Deva Partisi Bingöl İl Başkanı Mikail Kovalar, Deva Partisi Genç İlçe Başkanı Baki Erdoğmuş, Deva Partisi Genç, Gençlik Politikalar Başkanı Emin Karakaya, Solhan İlçe Başkanı Ahmet Ozan, Karlıova İlçe Başkanı Mustafa Gölen, Adaklı İlçe Başkanı Ersin Elmalı, Arakonak Belde Başkanı Sait Ok ve parti teşkilat üyeleri de katıldı.

Servi Bölgesinde çıkan orman yangını ile ilgili açıklamalarda bulunan Deva Partisi Bingöl İl Başkanı Mikail Kovalar şunları söyledi; “Genel Başkanı ve genel başkan yardımcılarımız tüm bölgelerde sahalarda sık sık insanlarımızın içerisinde dertlerini dinliyorlar ve bu vesileyle Genç halkını ve esnaflarını ziyaret etmiş olduk.  Özellikle son 4, 5 gündür Servi bölgesinde çıkan yangından dolayı çok üzgün olduğumuzu çalışmaların çok zayıf olduğunu merkezimize de ilettik.  Bu konuda da bütün kesimlere bütün ilçelerden de ciddi bir etkinin olduğunu ve halkın bir birleşim içerisinde daha güzel şeyler yaptığını tepkiler verince çalışmaların çok hızlı olduğuna da şahit olduk.  Konu ne olursa olsun bölgeyi ilgilendiriyorsa siyasi fikir düşünce bölge ayrımı yapılmadan herkes ortak noktada buluşmalıdır.  Bizde bu konuda Bingöl’ün genelinde hiçbir ilçe ayrımı bölge ayrımı yapmadan bölgenin sorunlarını ortak akılda ortak paydada çözümleme açısından herkesin aynı düşüncede olmasını temenni ediyoruz.  Partiler gelip geçicidir önemli olan ilkeler ve değerlerdir biz hepimiz ilke ve değerler etrafında topladığımız zaman inan hiç kimsenin bir sorununun olmayacağını düşünüyorum.

Biz bir yıldır Bingöl’de yapmış olduğumuz çalışmalarda çok ciddi işler yaptığımıza inanıyorum ekiplerimize beraber tüm ilçe başkanlarımızla beraber. Çünkü yıllardır Son 20 yıldır Bingöl’de mevcut iktidar partisinin aynı bölgelerden aynı sorunlarla karşılaştığımız için onları da buradan eleştirmek istiyorum. Biz istiyoruz ki bütün bölgelerimizde eşit şekilde hizmetlerin ulaşması insanların aynı çerçevede aynı düşüncede ne olursa olsun herkesin sevgi saygı içerisinde bakılması gerektiğini düşünüyorum. Devlet politikası ile yereldeki siyasi Politikalar çok ayrıdır devletin gözünde Devleti’nin nezdinde bütün vatandaşların eşit hizmete ulaşacağını düşünüyoruz.”

Deva Partisi kurucular kurulu üyesi, Bölge Koordinatörü ve GMYK Üyesi Profesör Doktor İbrahim Gezer, Öğretmenevinde yaptığı açıklamada ülkenin bulunduğu sorunları ve çözüm önerilerini anlattı.

“Deva Partisi Niçin Ortaya Çıktı”

“Deva Partisi bundan yaklaşık 15 ay kadar önce Ali Babacan liderliğinde 90 kurucusuyla yola çıkmış bir ihtiyacı Partili siyasi yapılanmadır ve o günden bugüne 15 aydan bu tarafa büyük oranda teşkilatlanmasını önemli kısmını tamamlamış durumdadır. Bundan bir 6 ay kadar önce seçime girme şansını elde etmiş durumdaydı. Türkiye’de siyasi partiler arasında kuruluşundan itibaren normal yollarla yani milletvekili transferi ya da diğer yöntemlerle değil de normal yollarla teşkilatlanmalarıyla tamamladığı teşkilatlanma sayısıyla seçime girme en hızlı elde eden partilerden birincisi yaptığımız araştırmalara göre daha kısa sürede kuruluş sürecini tamamlamış bir parti göremedik.  Deva Partisi niçin ortaya çıktı? Deva Partisi bu ülkenin yeniden hukukla adalet ve eşitlikle özgürlüklerle insan haklarıyla demokrasi ile buluşmasının temin etmek için yola çıkarken bu değerler bu ülkede ciddi erozyon yaşıyor.  Ciddi altüst oluşlar yaşanıyor ülkemiz özellikle 2013 li yıllardan itibaren hatta 2012’den itibaren ciddi bir duraklama dönemine girdi.  2013-14 den itibaren ile ciddi bir inişe geçmiş gözüküyor.  Bu sadece ekonomi alanında değil. Ülkemizde yaşanan kriz, ekonomik krizi değil ülkemizde asıl yaşanan kriz “yönetimi krizi” ekonomik krizde yönetim krizinin sonucu olarak ortaya çıkmış bir yönetim krizini kastediyorum.  Ülkemizin yenilerini daha normalleşmesi ve özgürlüklerle hukukla hukukun üstünlüğü ile yeniden buluşması herkese sorumluluklar düşüyor. Siyasi partilere değil normal vatandaşlarımıza da sorumluluklar düşüyor, muhtarlarımıza da sorumluluklar düşüyor esnafımıza da çiftçimize de ikimize de memurumuza da sorumluluk düşüyor.  Beraberce bu ülkeyi yeniden insanımızın barış içerisinde kardeşçe bir parça ekmeği beraber bölüşecek şekilde bir arada yaşamasının yollarını yeniden oluşturmamız gerekiyor.  Ülkemizden ötekileştirme bir siyaset tarzı olarak benimsemiş durumdadır. Siyaset kopmuş durumda son dönemde yaşananları görüyorsunuz Sedat Peker’in anlattıklarını herhalde sosyal medyada televizyonlar çok vermiyor ama en azından sosyal medyada takip ediyor ve bunların çoğunun da doğru olduğu gözüküyor. Maalesef doğru olduğu görülüyor cinayetler var ölümler var uyuşturucu ticareti var tonlarca mala mülke çökmeler var.”

“Paralar Birilerine Peşkeş Çekiliyor”

Maalesef hukuk bunlardan hesap soramaz hale geldi 84 Milyon insanımızın kaynakları emeği birikimi bir avuç ayrımcı bir havucu ayrıcalıklı kesime açıkça ifade ediyorum peşkeş çekiliyor. Suç ve ceza dediğimiz şey kişiden kişiye değişir hale geldi. Örneğin bir mafya ya da bir suç örgütünün lideri maliklere muhaliflere saldırsa onları kan banyosu yaptırmasından bahsetse kanlarıyla duş alacağız dese tehdit etse muhalefet partilerin liderleri linç etmeye kalsalar bunlar suç olmuyor.  Ama aynı suç örgütünün lideri bu sefer iktidara bunları yapmaya başladığında bunlar hemen suç oluyor hemen operasyonlar yapılmaya çalışılıyor. 5,6 gram kokain kullanan bir kişi hemen tutuklanıyor gidiyor ve en önemli bir kısmı hapishanede geçirmek zorunda kalıyor. Ama bunu yapan iktidara yakın biri ise 5 ton kokain da yakalarsa kimse gidip sormuyor. Çöpten kâğıt toplayan bir gariban insanımız maskesiz dışarı çıktığı için pandemi den dolayı ceza alıyor ama bazı siyasi partilerin lebalep kongrelerine kimse sesini çıkarmıyor.  Maalesef suç ve ceza kişiden kişiye değişir hale geldi bundan bir an önce vazgeçilmez gerekiyor bir an önce müdahil olması gerekiyor.  Ülkemiz 2000’li yılların başında AKP ile güzel bir süreç yaşadı önemli bir dönemi yaşadı ve bu 2012-2013 lira kadar da iyi gitti.  Türkiye iyi dönemlerini yaşadı yani Cumhuriyet tarihindeki iyi dönemlerinden birisiydi. Ama maalesef ilkelere ve değerlere sadakat gösterilmediği için işler değişmeye başladı.

“Tarım Eylem Planımızı Açıkladık”

Ülkemiz maalesef bir kurallar ve kurumlar ülkesi olmaktan epeydir çıkmış. Türkiye Büyük millet meclisi ülkeye sahiplik edemiyor. Yeniden bu ülkeyi kurallar ve kurumlar ülkesi haline dönüştürebilmek için bir yola çıktık ciddi bir hazırlık yapılıyor.  Belki de Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir parti daha muhalefet deyken 90 gün de 360 günde neler yapacağını eylem planları ile tek tek ortaya koyuyor. Geçtiğimiz hafta tarım eylem planımızı açıkladık ve Türkiye’deki tarımın rakamları ortaya konuldu. Tarıma ne oldu Ve bunu tekrar geriye nasıl taşıyacağımızın çözümlemelerine yaptık. Planda tarıma geçmek için ne yapılacak onu ortaya koyduk mazotla ve ÖTV’nin kaldırılmasını birinci şart olarak getirdik arkadaşlar mazot yedi buçuk lira ama ÖTV’siz mazot 2 buçuk liradır.

“Başkanlık Sistemi Ülkeyi Felç Etti”

Ziraat Bankası’nı sadece çitçilerin bankası haline getirme düşüncemiz var.  Halk Bankası’nı sadece esnafın bankası haline getirmek düşüncemiz var. Ziraat Bankasının 2006 yılında çiftçilere verdiği kredinin oranı yüzde 32 iken şu anda yüzde 12 lere düşmüş durumda. Halk Bankası normalde esnaflar için kurulmuş bir bankadır. Bundan 10 yıl önce kredilerinin yüzde 44’ ü esnafa giderken bugün bu yüzü 17’ye düşmüş durumda. Belli ki başka insanlar alıyor bunları vesaire, dolayısı ülkemizin yeniden yapılandırılması gerekiyor ama ilk yapılması gereken şey yönetim sisteminin daha katılımcı daha özgürlükçü daha çoğulcu daha çok denge denetleme sistemlerini dikkate alan güçlendirilmiş parlamenter sistem şeklinde yeniden yapılandırması lazım bu ucube cumhurbaşkanlığı geldiğinden bu tarafa bu ülke iyice felç hale geldi. Bu sistem Türkiye’nin elini kolunu bağlamak için geliştirilmiş getirilmiş bir sistem olarak görüyorum Türkiye’nin ve yerleşmesi için dünya devi olmaması için bölgede mi olmaması için özellikle getirmiş bir sistem olduğunu düşünüyorum.”

“Borç 531 Milyar TL”

128 milyar dolar ülkenin 20 yıllık birikimi cayır cayır harcanıyor kime gitti nereye gittiğini kimse hesabını bile soramıyor alabildiğine bir suç şeffaf olmayan gizli bunun adına ve ticarisır diyorlar milletin parasını sırrımı olur dolayısıyla böyle bir şey ile karşı karşıyayız böyle bir sistemle bu ülke yürüyemez. Bakın en son merkez Bankası başkanının bir gece yarısı 4 yıllığına atanan bir başkanın 4 ay sonra görevden alınmasının Türkiye’ye maliyeti faizlerin artmasından dolayı Türkiye’nin borçları arttı.  Tam 531 milyar TL.”

“Kürt Sorunu Demokratikleşme Sorunudur”

Kürt sorunun nereden kaynaklandığını yeni yeni görüyoruz bunu nasıl kaynağının devletin içine sızmış bence sızmış ya da sızılmış birtakım mihraklar olduğu ortaya çıkıyor. Diyarbakır cezaevlerinde Mamak cezaevlerinde bir tarafta ülkücülere bir tarafta solculara işkence yapanlar nasıl sebebi olduğu yeni yeni anlaşılıyor. Kürt meselesi birçok mesele olduğu gibi ilk demokratikleşme sorunudur bir eşitlik sorunudur bu ülkede alevisi, sünnisi, kürdü, türkü, sağcısı, solcusu, kadını, erkeği eşit vatandaşlık temelinde bir araya getirildiğinde bu sorunların birçoğu kendiliğinden çözülecektir. Deva Partisi olarak biz üzerimize düşen sorumlulukları az da olsa yerine getirmek için bir yola çıktık. Hepinizin dua ve desteklerinizi talibiz beraberce ne yapabiliriz nereye kadar bu ülkeyi normal değiştirebiliriz buna bakacağız. Bu ülkenin potansiyeli çok yüksek dünyanın en verimli ülkelerinden birisi en çok potansiyeli olan ülkelerden birisi ama maalesef yanlış yönetim yüzünden bugün dünya ortalamasının altındadır.”

Haber: Murat GÖKÇE

YORUM ALANI

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.