Erzurum'da çeşitli temaslarda bulunan Bakan Yılmaz, merkez Yakutiye ilçesindeki cazibe merkezlerinde incelemelerde bulunarak, kamulaştırma çalışmaları hakkında bilgi aldKuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı'nı da ziyaret eden Yılmaz'a, Genel Sekreter Dr. Rıfat Altan tarafından çalışmalar hakkında brifing verildi.

Bakan Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, kalkınma ajanslarının sadece projelere mali kaynak aktaran kurumlar olarak görülmemesi gerektiğini belirterek, bunun için 2012 yılını ''analiz yılı'' ilan ettiklerini söyledi.

Çalışmaların bilgi temelli yapılması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti:

''Daha fazla bilgi derinliğini artırırsak ajanslarımızın yapacağı işler de çok daha anlamlı hale gelir. Dolayısıyla bir taraftan rutin işlerimizi götürürken, bir taraftan da yaptığımız çalışmalara uzun vadeli olarak baktığımızda çok daha önemli... Buralarda yapılan analizler bizim ulusal düzeyde yaptığımız çalışmalara da katkı sağlıyor.''

Erzurum'da kış turizmine yönelik muazzam bir altyapı oluşturduklarının altını çizen Yılmaz, bu altyapının daha fazla turizm faaliyetiyle değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, kış turizmine yapılan yatırımları bütünleyen cazibe merkezi programını da devreye soktuklarını bildirdi.

Erzurum'da yeni kurulan ve 14 ilde yayın yapan ''Pusula'' gazetesini de ziyaret eden Yılmaz, bölgesel gazeteciliğin iyi bir şekilde yapılması halinde ulusal gazeteleri de etkilediğini, bunun uluslararası yansımalarının da olduğunu ifade etti.

-''Güzel gelişmeler ulusal basına yansımıyor''-

Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin en önemli meselelerinden birinin de imaj sorunu olduğunu dile getiren Bakan Yılmaz, şöyle dedi:

''Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde en önemli problemlerimizden biri de imaj problemidir. Aslında basının seçiciliği var. Çok aşırı birtakım işler ve olumsuz hadiseler, genelde ulusal basına onlar yansıyor. Fakat Doğu'da, Güneydoğu'da o kadar çok güzel gelişmeler de var ki bunların hiçbiri ulusal düzeye yansımıyor ya da çok az yansıyor. Yansıyan da genelde olumsuz oluyor. Dolayısıyla buraya gelip gitmeyen insanların zihninde sanki buralarda her an olağanüstü şeyler oluyormuş gibi bir izlenim oluşuyor.''

Turizmle ilgili bir analiz yaptırdıklarını dile getiren Yılmaz, ''Analizde de böyle bir sonuç çıktı maalesef. Bir tane ilde olan bir hadise, tüm bölgenin turizmini etkiliyor. İnsanların zihninde bölgesel bir imaj var. Dolayısıyla bölgesel gazetelerimiz doğunun imajı açısından çok önemli'' diye konuştu.

Daha sonra TÜİK'e geçerek, Bölge Müdürü Ahmet Kılıç'tan çalışmalar hakkında bilgi alan Yılmaz, sadece merkezdeki ofisin iyi olmasıyla istatistik üretilemeyeceğini belirterek, yerinde, sahasında nitelikli insanların olması gerektiğini vurguladı.

Geçen yıl nüfus ve konut araştırması yaptıklarını anımsatan Yılmaz, şöyle konuştu:

''Nüfusumuzu artık her sene adrese dayalı sistemden alıyoruz. Nüfusun kaç kişi olduğu yeterli değil, birçok politikamız için nüfusa ilişkin daha derinlemesine bilgiye ihtiyaç var. Dolayısıyla 2 milyondan fazla haneyi kapsayan çok ciddi bir çalışma yaptık geçen sene. Veriler toplandı, bu bölgelerimiz de başarıyla çalışmalarını tamamladı, inşallah bunun sonuçlarını ilan edeceğiz. Kadınlara yönelik de istatistiksel veriler üretmeye başladık.''

Atatürk Üniversitesi Teknokent'te de incelemelerde bulunan Yılmaz, üniversitelerde kaliteli bilgi ve teknoloji üretilmesinin önemli olduğunu vurguladı.

-Polislerin şehit olması-

Yılmaz, bir gazetecinin, beş polisin şehit edilmesine ilişkin sorusunu, ''Afganistan'daki şehitlerimizin cenaze törenine katıldım. Ardından da yoğun bir programımız oldu doğrusu. Şimdi çok detaylı bir bilgiye sahip değilim. Ben de sizin gibi bunu medyadan izledim. Tabii üzücü bir haber. Temenni ederim ki sayısı artmasın şehitlerimizin. Bunun dışında bu aşamada diyebileceğim başka bir şey yok. Bilgim olmadan başka bir açıklama yapmam da doğru olmaz'' diye konuştu.

-Nevruz kutlamaları-

Nevruz kutlamalarına ilişkin soru üzerine de Bakan Yılmaz, şunları kaydetti:

''Toplumsal huzur son derece önemli. Ülkemizin toplumsal huzura ihtiyacı var. Tabii ki Nevruz kutlansın. Şenlikli bir şekilde herkesin eğlendiği, herkesin kaynaştığı bir ortamda kutlanmasını arzu ederiz. Bu tür hadiselerin ideolojik, siyasi bir içerik içinde toplumun huzursuzluğuna vesile olacak olaylara sahne olması hiç hoş değil elbette. İnşallah Türkiye bunları da aşacak. Önümüzdeki dönemde, daha demokratik bir Türkiye'de, artık bu tür hadiselerle anılır olmaktan çıkacak, daha neşeli, daha eğlenceli ve toplumun kaynaşmasına, bütünleşmesine vesile olacak günler olur inşallah. Tabii ki hoş manzaralar izlemedik bu sene.''