10°
ALLAH’INI SEVEN, MEMLEKETİNİ VE ÜLKESİNİ SEVEN TEPKİSİNİ KOYSUN..
Şehir ve mekan değişikliğinden kaynaklanan uzun soluklu bir süreçten sonra bu yazıyı yazarken içim yanarak yazmayı elbette istemezdim. Ama maalesef ülkemin ve bölgemin acı bir gerçeği olan ve çözümü noktasında bir türlü istenilen düzeylerde sonuç alınamayan ateş topu gibi bir TERÖR sorunu yeniden ülkemizin gündemine can yakarcasına oturdu. Otuz yıldan fazla süren, onbinlerce insanımızın hayatına mal olan ve ülkemizin milyarlarca lira civarında milli servetinin heba edilmesine yol açan bu sorun, beraberinde bölgenin istikrarının ve huzurunun bozulmasında da hep birincil etken olarak durdu. 1980'li yıllardan günümüze kadar hangi iktidar bu soruna ciddi anlamda el attıysa, arkasından karanlık mihrakların da oyunlarıyla tam herşey çözüme kavuşuyor derken, birdenbire herşey tersyüz oluyor. Ardından umudu ve baharı beklerken süreç tekrar sonbahar ve kışa dönüyor.
Uzmanlar, liderler, akil adamlar, bu süreçten sorumlu olanlar, kim ne derse desin;
Olan yitirilen ve hayattan koparılan masum canlara oluyor…
Olan Annelere ve ailelere oluyor…
Olan eşini, nişanlısını, babasını, kardeşini bekleyen gözü yaşlı insanlara oluyor…
Olan vatan borcunu eda eden ve sımsıcak hayalleri olan askerlerimize oluyor…
Olan hepimizin güvenliğini ve asayişini sağlayan Polislerimize oluyor…
Olan bana oluyor, sana oluyor, şehrime oluyor, ülkeme oluyor…
Niye kimse bunu farketmiyor…
Niye kimse bunun için sesini ve çığlığını duyurmuyor…
Yeter artık bunca cana kıydığınız…
Savunulan değer ne olursa olsun, hiçbirşey insan hayatından daha önemli olamaz…
Öldürmek vahşettir…
Öldürmek vahşiliktir…
Öldürmek insanlıktan nasibini almamaktır.
Allah'ın emanet olarak verdiği cana, insan herşeyden daha kutsaldır dediği cana, kim bir insanı öldürürse bütün alemi öldürmüş gibidir dediği cana, hangi hakla hukukla kıyıyorsunuz ve öldürüyorsunuz…
Ey müftüleri, akil adamları, her kesimden aydınları bünyesinde barındıran ve siyaset yaptıran siyasi partilerin sorumlu aktörleri, neden körpecik canların yitip gitmesine engel olmak için can siperane bir şekilde sesinizi yükseltmiyorsunuz, gerekirse ölümlere engel olmak için kendinizi SİPER etmiyorsunuz. Millet sizlere ülkemizin kanayan sorunlarına merhem olun, çözüm sunun diye oy verdi. Sahi nerelerdesiniz HDP'nin vekilleri, MHP'nin vekilleri, CHP'nin vekilleri, Ak Parti'nin vekilleri. Lütfen hep birlikte TERÖR'e karşı yek vücut olun, ortak bir deklarasyon yayınlayın ve TERÖRÜ LANETLEYİN. Ben ülkemde, bölgemde ve özellikle canımdan bir parça olan BİNGÖL’ümdeartık huzur istiyorum. Siyaset ve hamaset nutuklarınızı bırakın, evlerdeki yangınları söndürün. Sözünüz Kandil'e geçmiyorsa, bırakın siyaseti gidin evinizde oturun. Türkiye'nin huzuru ve selameti için bir araya gelemiyorsanız, siyaset yapmayın, yine gidin evinizde oturun. Hepimizin güvenliğini sağlayan, Polisimizin, Askerimizin şehit olmasını istemiyoruz. Hiç bir can'a kıyılmasını istemiyoruz. Kürt sorununu mu çözüyorsunuz, doğu ve güneydoğu anadolunun sorunlarını mı çözüyorsunuz, ne yapıyorsanız bir an evvel yapın. Ama bilin ki artık silahın ve ölümün kol gezdiği hiçbir yer huzur vermez. Lütfen artık bundan sonra bir tek cana bile kıyılmasına müsaade etmeyin. Lütfen, Lütfen, Lütfen…
Mali Müşavir-Denetçi Ferhat Uslu
