Takiyyenin Tanımı:
Dinde mezhebini,
inanışını gizli tutma ve saklama…
Yani,
Siyaseten bakarsak,
Olmadığı gibi görünerek yalan ve Riyaya rücu etme
durumu da diyebiliriz.!
Siyasette Takiyyeciler neden olur ?
Siyasetçiler bundan nasıl bir menfaat sağlar ?
İlk Halife’miz Hz.Ebu Bekir(r.a) Siyaset ve Devlet işlerinde Takiyyeyi kesinlikle red etmiştir.
Devletin doğrulukla nasıl kurulduğunu ve yalanla nasıl yıkıldığını kavramıştı.
Devlet Yönetimini ele alıp ve Halife olduğunda verdiği ilk hutbede;
‘’DOĞRULUK GÜVENDİR,
YALAN İHANETTİR’’ dedi.
Muazzam bir ifade ve düşünce tarzı..
Tüm Siyasetçilerin,
Siyasi yaşamları boyunca üzerinde düşünmesi gereken bir ifadedir.
Hz.Ebu Bekir;
Akıl ve doğruluk ile Devlet Yönetildiğinde,
Halkın ihya olacağını bilen DAHİ bir idareciydi.!!!
Doğruluk üzerine İslam Devletini kurmuştur.
Pers ve Roma İmparatorluğu ile aynı anda savaşıp ve bu iki imparatorluğu aynı anda yenmiştir.
Şimdiki zamanla kıyaslarsak Türkiye’nin aynı zamanda,
ABD ve Çin ile savaşıp yenmesi gibi…
Ülkeyi bir yılda 1 Milyon km2’ye çıkartmıştır.
Böylesi cesur ve doğrulukla karar veren bir idareci,
Siyaseten DAHİ olmalıdır.
Ancak,
Budala Siyasetçiler
Yalana başvurarak ve
takiye yaparak,
Yönettikleri Ülke halkını sefil durumlara düşürdükleri hepimizin malumu..
Geçtiğimiz günlerde bir İl Başkanı:
Verdiği bir röportajda,
Mevcut Sağ Muhafazakar iktidarı düşürüp,
Yönetime gelmek istiyoruz ki,
Müslüman gibi görünmeyi bırakalım diyor..!
Yani takiyye yaptıklarını açıkça ilan ediyor.
Ayrıca Takiyye yapmak zorunda kaldıkları için üzgün olduğunu ifade ediyordu !
Bu tarz siyasetçilere hayır demeliyiz..!
Müslümanlar diğer dinlere saygı gösteriyor ve
Aynı şekilde bir karşılık bekliyorlar.!
Asıl hata Müslüman gibi görünmektir.
Eğer Hristiyan ise
ben Hristiyanım desin.
Eğer Yahudi ise
ben Yahudiyim desin.
Eğer Dönme ise
ben Dönmeyim desin.
Aslında bunlar Yahudiliğe inanıp,
sonra inkar edip,
terk eden ve
Allah’ın ‘’Dönme’’ Yahudilerin Lideri olan,
Sabatay Sevi’ye hulul ettiğine inanan kimselerdir.
Eğer söylemek istemiyorlarsa,
Söylemesinler,
Serbest ve hürler…
Müslümanların onların dinleriyle işi yok.
Fakat mensuplarının oylarını almak için olmadığın bir dinden görünmek takiyyedir.
Çünkü,
Takiyye yapıp seçmene yalan söyleyerek seçime gidiyorlar..!
Müslümanım deyip,
iftar yemeklerine katılıyorsan…
Bu doğru değil,
Seçmeni yalan görüntüyle aldatmak olur.
Namaz ve Kuran ile hiç iştigal etmemiş Siyasetçilerin,
Seçim zamanı kılıyor ve okuyor görüntülerini vermesi ne kadar doğrudur..!
Sağ Muhafazakar Siyasetçilerin,
Seçim zamanı,
Sol ve Kemalist seçmene kendilerinden olduğunu göstermeye çalışmaları da ayrı bir riyakarlık örneğidir.
Bir Siyasetçi neyse öyle görünmelidir.
Hile ve desiseye baş vurmamalıdır.
Örneğin,
Ben bir Müslüman olarak
ABD’de seçime aday olduğumda,
Amerikan halkına ben Hristiyanım bana oy verin desem bu doğru olur mu?
Ayrıca bu Ülke seçmeninde de kabul görür mü?
Bu Siyaseten sahtekarlıktır.
Siyasetçilerin seçmeni kandırmaya hakları yok.
Seçmen hürdür.
Yani seçmen kararında hür kalmalıdır.
Siyasette,
Sana ait olmayan bir dinden görünmek,
kabul edilemez..!
Çünkü,
Bu hile yapmak ve aldatmaktır.
Dünya geneli tüm büyük Şirketler Doğruluk üzere kurulmuştur.
İnternet üzerinden alışveriş yaptığınız büyük Şirketlerde işler doğruluk üzere kurulu..
Ticaret ve Ekonominin doğruluk üzere kurulu olduğunu biliyorlar.!
Misal,
Amazon Şirketi yıllık Milyarlarca Doları,
doğruluk politikaları sayesinde kazanıyor..!
Düzenleri yalan üzere kurulduğu için irili ufaklı
Şirket ve Devletlerin sürekli küçüldüğünü göreceksiniz.
Politikalarını doğruluk üzere kuran,
Şirket ve Devletler sürekli büyüyüp gelişirken,
Hile yapan Şirketlerin battığına
Devletlerin ise yıkıldığına şahitlik ediyoruz.
Selam ve dua kalın..